22 Kasım 2013 Cuma

Peki şimdi nereye?

Yine bir film... :)

Film çok aslında bu sıra.. Hepsini yazsam bloguma diyorum. Sonra unutuyorum :)

Seviyorum ya.. Bazen öyle bir zamanlamada oluyor ki. Yok artık diyorum, bir duygunun köşesinden alıyor içine götürüyor bir yerlere :)

Kitaplarda da oluyor bu. Üzülüyorum bazen erken bitmiş rüya gibi oluyor bazıları. Karakterleri kafamda dolaştırıp, kitabın kapağına bakakalmış buluyorum kendimi :)

Yeni tavsiye filmimize gelirsek eğer;

"Peki şimdi nereye?"  "Where do we go now?" "Et maintenant on va ou?"

Bir Lübnan filmi. Bu filmin yönetmeni, senaristi ve başrollerinden olan Nadeni Labaki'nin Karamel filmini izlemiştim önceden. Filmi çok beğenmesem de oyunculuğu süperdi. Ve bu filmle de garantilemiş oldu.. :)

Film Fransa'da çekildi. 2011'de vizyona giren film birçok ödülü de beraberinde getirdi.

Lübnan'da küçük bir köyde farklı dinden olan insanların yaşamını anlatıyor. Aralarında sıkı bir dostluk olsa da her an patlamaya hazır bomba gibiler maalesef.

İç savaşların günden güne arttığı dönemde, köyün erkeklerinin olaylardan etkilenip birbirleri ile savaşmamaları ve var olan huzuru korumaya çalışan kadınların çabasını anlatıyor film.

Güldüren sahnelerin yanı sıra hüzünlendiren sahnelerin de olduğu bu filmi ben beğendim... Müzikleri, kurgusu, kostümleri, köyün havası ile film bütün olarak çok iyiydi.

Bir kadının elinden çıktığı da çok belli oluyor. Zeka pırıltılarından olsa gerek :)

Film, Lübnan'daki savaşı konu alsa da , kadınların gözünden tüm dünyaya sesleniyor sanki. Bence başarmış da ...

Bende müzikal bir tiyatro izliyormuşum havası oluşturdu başlangıcı ve bazı diğer sahneleri. Bu da çok hoşuma gitti.

Bakalım sizin yorumlarınız ne olacak...

İyi seyirler... :)





"Çocuklarını korumak için silah ve fişek yerine dua ve çiçeklerle savaşan siyahlı kadınlar." 


21 Kasım 2013 Perşembe

Böyle bir hal

Ne varsa eskilerde var. 
Her neresi olursa olsun.. 
Bir de gramofonum olsun. 




 مستنياك

حبيبي .. مهما سافرت.. مهما بعدت
ومهما غبت.. يا روحي عني .. قريب مني

مهما طالت رحلتك .. مستنياك .. قلبي معاك
يا حبيبي .. في غربتك

مستنياك يا روحي بشوق كل العشاق
مستنياك تعبت تعبت من الأشواق
مستنياك وانا دايبه يا عيني من الفراق
حبيبي ... حبيبي

---

للدرجة ديا .. تغيب عليا
وتهون عليك دمعة عينيا .. ويهون هواك
خايفة الأسية .. تاخد شويه
من شوقي ليك أسال عليا .. وانت هناك

حبيبي تعال .. تعال تعال
بر الأمان بناديك .. ترسي عليه .. وترتاح في ظله
حبيبي تعال .. تعال تعال
القلوب هنا .. بتحس بيك .. وبتهوبك العمر كله

مستنياك يا روحي بشوق كل العشاق
مستنياك تعبت تعبت من الأشواق
مستنياك وانا دايبه يا عيني من الفراق
حبيبي ... حبيبي

---

أنا بسأل النجوم .. كل ليلة عليك
وبكتب كل يوم .. غنوة شوق بتناديك
وبحلفك تجيني .. يا حبيبي وتناديني
وساعتها حتلاقيني .. في لحظة بين أيديك

وكفايه ...
طولت في بعادك .. زودت في عنادك
ما كفايه ..
الشوق بغنيلك .. يا تجيني يااجيلك

وتعال يا غالي نور ليا الليالي

مستنياك يا روحي بشوق كل العشاق
مستنياك تعبت تعبت من الأشواق
مستنياك وانا دايبه يا عيني من الفراق 

17 Kasım 2013 Pazar

Sonbahar

Gitmesin sonbahar..
Düşmesin son yaprak..


"İçimden sonbaharın iniltisi geliyor,

 Kente yağmur yağıyor ruhumun göklerinden

 Ayrılık damla damla, gönlümü çiseliyor

 Cankuşum, sel gidiyor bahtımın gözlerinden

 İçimden sonbaharın iniltisi geliyor..." N.Genç



"Oysa ben akşam olmuşum

 yapraklar dökülüyor

 usul usul

 adım sonbahar" A.İlhan



"Yıllar bir gözyaşı olup da kaymış

 nurlu ihtiyarın yanaklarında.

 Yapraktan saçını yerlere yaymış,

 Sonbahar ağlıyor ayaklarında" N.Fazıl


"Bir ölüm vefalı, bir de sonbahar." C.Zarifoğlu



11 Kasım 2013 Pazartesi

Mısır Sineması'ndan

    Dubai'deyken ilk defa Mısır filmi izlemiştim. (Arapçamın yettiği kadarıyla :) ).. O zamandan beri aklımdaydı. Geçtiğimiz aylarda bir iki tane daha izleyebildim.. 
Sizlerle onları paylaşmak istiyorum.. 

İlki Asmaa;

Mısırlı güzel bir kadın olan Esma'nın yaşamını anlatıyor.. Yaşlı babasına ve genç kızına bakmak zorunda olan Esma, sağlığı ile ilgili sıkıntılar yaşıyor. Ve doktorlar Esma'yı tedavi etmek istemiyordur. Çünkü Esma AIDS'tir.. 

Esma'nın hikayesini, katıldığı bir tv programının ayrıntılarında öğreneceğiz. AIDS ile yaşayanların da öykülerinin var olduğu filmde, Esma'nın bu virüse nasıl yakalandığı ise filmin sonuna kadar merak uyandırıyor. 

Filmin Yönetmeni; Amr Salama
Oyuncular;Hany Adel, Maged El Kedwany, Hend Sabri
İmdb; 7.6 / 10



Bir diğer film ise; Cairo 678

Cinsel istismara maruz kalmış üç farklı kadının hikayesi anlatılıyor filmde. Her yerde var olan bu olayı 2010 yılında Mısır'lı yönetmen Mohammed Diab sinemaya taşıdı. 

Kadınların tacize karşı mücadelesinin anlatıldığı filmde, Mısır'da ilk defa "Cinsel İstismar" davasının açılması da gündeme geliyor.. 

Psikolojik birçok çöküntüye yol açan bu olayların, aileleri, bireyleri, insan ilişkilerini nasıl etkilediğinin güzel bir örneği Kahire 678.

Yönetmen; Mohammed Diab
Oyuncular; Boshra, Nelly Karim, Maged El Kedwany, Nahed El Sabai..
İmdb; 7.1 / 10


Not: Tavsiyem tüm filmleri altyazı ile izlemeniz.. Dublaj birçok duyguyu, ifadeyi net veremiyor..

İyi seyirler.. :) 

4 Kasım 2013 Pazartesi

Neredeydik... Balıkesir'de...

    Uzun zamandır üzerinde konuştuğumuz ama gidemediğim yere, Balıkesir'e gittim.. İyi ki de gitmişim... Meğer ne güzelliklerden mahrum kalmış gözlerim..
Yazdan kalma günler de üzerine ayrı bir tat kattı...

Denizi, kumu, zeytinleri meşhur biliyordum ama yine de giderken arkadaşıma sordum Balıkesir'in nesi meşhur.. 3 K dedi;
Kızı,
Kedisi,
Kolonyası.

Hadi başlayalım gezimize... Tarihi bilgiler, müzeler gibi klasiklerimiz yok ;)
  • Ören ; tam bir yazlık beldesi.. Plajı, gün batımı muhteşem.. Sahilin hemen üzerindeki sıralı banklar gençlerin geceyi seyirle- sohbetle geçirmesi için planlanmış adeta..

  • Ören'in şöyle güzel bir noktası daha var.. Bu resimdeki yer denizden bakıldığı zaman sadece ağaçlık bir alan olarak gözüküyor. Evler belli olmuyor. Bu yüzden buraya "Saklı Cennet" diyorlar.. 


  • Edremit'e gidin mesela.. Körfezi gezin. Oradan Güre'ye bağlı Çamlıbel Köyüne çıkın.. Köyün sokaklarında gezinin.. A bir de "Köyün Delisi" var ona da uğrayın mutlaka.. El ürünleri otantik küçük bir hediyelik eşya dükkanı.. İsmi gibi eşyaları da marjinal.. 
  • Çamlıbel'den inerken sağdaki çay bahçelerinde, çayınızla körfezi seyredebilirsiniz.

  • Ve Cunda, Ayvalık.. Burası için kelimeler yok.. Küçük bir evin olsun ve gez dur sokaklarda.. Otur tepede bir yerde. Hayran kaldım. O adaları, sokaklar, mandalina bahçeleri, eski evleri..



  • Taş kahve zaten meşhur.. Ama köşedeki pastaneden mutlaka bademli, tereyağlı kurabiyelerden alın ve yiyin. Enfes bir tat.









  • Cunda'ya yakın Sarımsaklı' da şeytan sofrası diye bir tepe var.. İsminin şeytana bağlanmasına sebep, kayanın üzerindeki ayak izinin şeytana ait olduğu söylendiğinden..

  • Manzarası, havası insanı etkileyecek şekilde. Balıkesir'e gittiğinizde buraya çıkmadan dönmeyin derim ben.



  • En son 7 yaşındayken balık tutmuştum sanırım. O zamandan bu zamana kadar neden tutmamışım anlamış değilim. Küçük bir tekne ile çarşaf gibi bir denizde, balıkçı motorlarının sesleri arasında balık tutmak gibisi yokmuş...
Her şey çok güzeldi. Tadı damağımda kaldı.. Siz de gidin küçük İzmir Ayvalığı. Burhaniye'yi, Edremit'i, Akçay'ı bir ziyaret edin... İyi eğlenceler :)