Eski ve dar koridorda abisi ile ilerlerken günlerden pazar olduğunu biliyorlardı ama telaşları başkaydı. Kafalarındaki soru işaretlerinin biraz olsun netleşmesi gerekiyordu derin bir nefes almaları için.
Koridorun sonunda odanın kapısını tıklayıp, duydukları "gir" sesi ile giriş yaptılar. 4 kişilik odada, kapıya en yakın olan kişiye önce sarılıp sonra ellerinde onun için hazırlanmış poşetleri verdiler. Hastane kalan bir insan için hazırlanmış şeylerdi poşetin içindekiler. Göz ucuyla poşeti incelerken, içerisindeki yeni pijama dikkatini çekmişti ve odadakilere şöyle demişti;
"Çocuklarım babalar günü hediyesi almış bana, sağ olsunlar..."
Belki kendisi biliyordu son hediyesi olduğunu ama çocukları bilmiyordu. Herkesin babası, hayatının kahramanıdır belki de.
Bu da benim kahramanım... O adam benim Babam...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder